Hayal olmazsa, kırıklığı da olmaz. 
Kimbilir kaç kere hayal kurdunuz. Belki çok güzel bir araba istediniz, belki bir cep telefonu. Mağazada gördüğünüz takım elbise ne kadar da güzeldi. Ya o topuklu ayakkabıya ne demeli, kırmızı elbisenizin tamamlayıcısı olacak olan o ayakkabı. Kravat muazzamdı yalnız, etek ise elegan. O ruju almanız gerekiyordu mutlaka, tam istediğiniz gibiydi. Play station oyunu yeni çıkmış, beklediğiniz gibi .Saç tokası nasıl, ya o yüzük. Takım elbisenizin içine uyar o gömlek, kazak da akşam arkadaşlarınızla erkek erkeğe çıktığınızda sizi kurtarır. Ah o ev ,o ev tam da aradığınız gibi, her şeyiyle sizi yansıtıyor. Eşinize kaptırdınız arabayı, ertelediğiniz motor için vakit geldi, bahanede hazır, araba sende. Birlikte çıkmak istediğiniz tatilde erken rezervasyon varmış. Yuppppiiii.Yatak nasıl, sizin ki eskimişti; üstelik bu iki kişilik ,hayatınıza çağırdığınız partner için de yer var. Her zaman tek başınıza çıktığınız seyahatlerinize uygun bir sırt çantası değil mi o,vitrindeki. Almak istediğiniz yurtdışı eğitimi işte orada. Kurs vardı geçen gün, size iki buçuk saatlik yolda, hep gitmek istediğiniz. Her zaman o sahneye çıkmak istiyordunuz, işte bir adım ötenizde. Bu iş neyin nesi şimdi, siz bunu istemediniz ki. Ömrünüz boyunca onu beklediniz, işte geldi. Gitsin istiyordunuz her zaman, tutmayın öyleyse işte gitti. Kendiniz başarmak istediniz, fırsat size geldi. 
Hayallerimiz. .Bizi hayata bağlayan, gülümseten, umut veren, tutkumuzu, arzumuzu, şevkimizi canlı tutan Hayallerimiz. Bazen gerçek olan,bazen olmayan, bazen geç gelen, bazen olmayacak olan Hayallerimiz. Ve beraberinde bazı zamanlarda getirdiği kırıklığı. 
Peki ne yapmalı. Hiç hayal kurmamalı mı? Yoksa olmama ihtimaline rağmen hayali canlı mı tutmalı. Olmadığında hayal kırıklığına nasıl mani olmalı, kırıklık olacak diye ot gibi mi yaşamalı. Korkmalı, kaçmalı, mesafe mi koymalı. Öfkeyi, kaçınmayı savunma olarak mı kullanmalı. Nefesi tutmalı, hayale dönüp bakmamalı, öyle mi. Sevmekten, aşık olmaktan, bağlanmaktan, sevilememekten endişe ile tüm duyguların katili mi olmalı. 
Yada tüm bu ihtimallere karşı farklı unsurlara izin mi verilmeli. Hayalin hedefe dönüşmesi için bir adım mı atmalı. Hayalin gerçekten istenip istemediğine karşı içimizle diyaloğa mı girilmeli. Gerçekçi bir hayal mi, istiyor muyum diye biraz da olsa sorgulanmalı mı.Gerçekten isteniyorsa, gerçekleştirmek için ne yapıldığına bir bakılmalı mı. 
Yeterince çaba sarfedilmiş mi,korkular engel olmuş mu ,hedefler doğru konulmuş mu,hayal size mi ait, strateji iyi yapılmış mı, hayale yüklediğimiz anlam nedir.,Bu hayali istiyor musunuz, hayal sizi istediğiniz yere taşır mı, ailenize mi size mi ait. Bu sorulara cevap vermeden sahip olunan hayaller gerçeklere dönüşür mü? 
Biraz düşünün üzerinde, bir bakın içinize, gerçek cevap içinizde. 
Sevgimle

Comments

Popular posts from this blog

Yara