Biz kimde ne kadarız, kim bizde ne kadar?
Çokuzdur bazen birinde, azdır o biri bizde. Biz azızdır birinde, o biri devasadır bizde. Az olduğumuzda çoğalır, çok olduğumuzda azalırız. Çok olan bize azalır, az olansa çoğalır. Bazen aynıyızdır birbirimizde, bazen hiç yokuzdur. 
Biraz bakmak gerek ve görmek; kim bizde ne kadar, biz kimde ne kadarız. Her zaman değişiktir hayat, bir anda değişir herşey.
Çok olduğumuzu düşündüğümüz birinde, bir bakarız ki hiç yokmuşuz aslında. Onda olduğunu düşündüğümüz yerde değilmişiz. Bambaşka bir yerde imiş yerimiz. Anlarız. O gerçek bazen sözel bazense görsel olarak çıkar karşımıza. Bizde çok olanda azalır zamanla, söyleyemeyiz sıklıkla kırmamak için, belli etme gayreti içinde uğraşır dururuz anlasın diye. Anlar karşımızdaki, üzülür, üzüldü diye üzülür, öyle değil deyiveririz. Sen bende azalmadın, seninle alakası yok, işim çok; )Tanıdık geliyor mu bunlar. ? 😊
Hiç kalmadığımızda olur bir dostun, sevgilinin yüreğinde, aslında hiç olmamışızdır zaten .Bizim çabamızla yürümüştür o dostluk. Biz onu başımızın üstünde tutarken o farkımızda bile olmamıştır aslında. Yerlere, göklere sığdıramadığımız dostumuz, gitmeye çok heveslidir ve biz bunun farkında değilizdir. Bizim ona ayırdığımız yerin karşılığı yoktur onda. Severiz, koşarız, ararız, karşımızdaki ise en ufak tökezlememizde yada daha büyük bir problemimizde umursamaz bir tavır sergiler.
Karasevda oluruz, aşık oluruz, biz aşığız diye onun da bizi sevmesini beklemek hataların en büyüğüdür. Gerçek sevgi ,sevdiğinin sevdiğini sevebilmektir. Tuhaf gelebilir, ama kendini aşan insandan beklenen budur, çünkü biz onun için her saniye ölürken, o yoluna hayatına devam etmekle meşguldür .Tıpkı bize ölen birinin farkında olmadığımız, hoyrat davranmamak için gayret göstermekle birlikte  duygularına karşılık veremediğimiz gibi. Bir fark yok arada, biz birine biri ise bize...
Eşit değildir duygular, denktir arada, o kadar. Dönüşür, değişir, azalır, çoğalır. Yokken var, varken yok olur. Sevgiden öfkeye nefrete döner ki bu olmasını istemediğimiz bize katkısı olmayan bir durumdur. Öfkeden sevgiye döner ki mucizeler var dedirtir insana. Paylaşılır bazen sevgi, sevilen. Bazen biz paylaştırırız kendimizi, çokça partner, arkadaş ve dost arasında. O kadar ki kendimize kalmayız. !
Ne yapmalı öyleyse, nasıl yaşamalı, özü duygu olan bu canlı nasıl nefes almalı, varlığını nereye dayandırmalı.
Herşeye rağmen sevgiye ve iyiye elbette. Vazgeçmeden, zarar vermeden, hoyrat olmadan, vicdanlı, asil, sessizce yürümeli yolunda, net olarak ama. Yoksa duygusu ona duygusu olana, kırılır mı diye düşünmeden söylemeli gerçeği, acıtsa da karşının canını, ;varmış gibi davranmaktan daha iyidir gerçek, pembe bir yalandan. Çok da aşık olsa karşısındaki, nezaket kurallarına uygun olarak ifade etmeli ona kendi duygusunu. Bir arkadaş diğerine, önceliğim değilsin, senin beni sevdiğin gibi sevmiyorum seni diyebilmeli. Ve kişi bunları duyunca yıkılmayıp teşekkür etmeli. Zor değil tüm bunlar, yalanlar ve çıkarlarla dolu dünyada aslında gülümseyerek bakmak için gerekli olanlar.
Ve olumsuz cevap alacağını bilerek haykırmak aslında dünyaya olması şart olan
"SENİ SEVİYORUM.
VE BEN SENİ SEVİYORUM DİYE SEVMENİN LÜZUMU YOK Kİ BENİ"
....................

Comments

Popular posts from this blog

Yara