Gidilmeli ,gidilebilmeli. ...
Yazar ve gazeteci M.C çok iyi ifade etmiş. Kovulmaya gerek yok. Gitmeyi bilmeli. 
Sonuna kadar kalmak için direnenlerdenim ben. Çok bedel ödeyerek üstelik. Bir iş için, o işte başarıyı yakalamak için 30 sene verdim, emek,gözyaşı, açlık, direnç, yokluk, yalnızlık. Sonuç :Elimde Jalan kendime saygım dışında hiçbirşey. 
Aile işi için de yaptım bunu. Tüm ömrümü, hayatımdan çalarak, maddi ve manevi sıkılarak tuttum elimde çok faktörü. 
Sevda,ya sevda. Gurursuzca, çocukça, ayaklarımda terliklerim, ellerimde sevgim, kocaman kalbim, tutkum, arzum, tüm dostluğum, saygım ve yüreklendirmelerim,olabildiğince dişiliğim ile durdum erkeklerin yanında. 
Karasevdam. Son hoyratlığı ondan görmeye devam ederek anlıyorum ki ben kendim gibi zannederek insanları, en büyük hataları yapmışım ömrüm boyunca. Ayağına taş ilişmesin diye uyardıklarım, o naifliği görmemişler bile..Ben patlatılan balonlarım elimde, içimdeki çocuk salya sümük ağlarken kalmışım tüm çaresizliğim, şaşkınlığım ,kırgınlığım ile kalmışım öylece. Anlıyorum ki vazgeçme diye başlayan cümlelerim en çok ve sadece bana zarar vermiş. 
1998 yılında tanıştığım eski arkadaşımın ziyareti ile geldim kendime, yada hâlâ kabul ettirmeye çalışıyorum vazgeçmek zayıflık değildir.Özgürlüktür. Kendini sevmek, kendine merhamet göstermek, kendi kıymetini herkesten fazla bilmektir. O eski arkadaşın ifadesiyle özgürlüğü satın almaktır vazgeçmek. Vedalaşmak gereklidir bazen de.Kendine dönmek, yeniden var etmek kendini, sarmak yaraları, kendini kucaklamak gerekir. 
O yüzden, vazgeçmemek çok da doğru  değil,eğer bedeli çok ağırsa. Kendinize saygınız, ona olan sevginizden fazla olmalı, bir iş köle gini tutsak etmemeli, aşk....O tek taraflı olmamalı. 
Özetle. ..
Gidilmeli. Gidilebilmeli. 
Bir şehirden, bir işten, bir evden, bir takımdan, bir müzik grubundan, her zaman gidilen bir cafeden, bir dosttan, dost sanılandan, bir aileden, bir eşten, bir araziden, bir ülkeden gidilmeli. 
AŞktan, SEVdadan, KARasevdadan, yer bulamadığınız bir hayattan, yokluğunuzu hissetmeyen bir kalpten; zaten hiç olmadığınız bir yürekten gidilmeli. GİDİLEBİLMELİ. 
Gidenlere, kalanlara, dönenlere, hiç var olmadığımız kalplere, gitmeyecek olanlara 

Comments

Anonymous said…
Ya vazgeçiş özgürlük değilse? İçinde bulunduğunuz durum belki öyle ama bazı zamanlar özgürlüğün güzergâhı o vazgeçilenin kıyısında bir yerlerde oluyor.
Kesin olansa; en önemsediğiniz kendiniz olmalı. Bu kendini beğenmişlik ya da egoistlik değil, bir otokoruma gibi bazen belki. Bu konu çokça zaman ister; içimiz ve diğerleri..
maaya said…
Filtreliyor ve geç görüyorum yorumu. Vazgeçilenin ne yada kim olduğu, durumu değiştirir. En önemsemediğim bendim. Bu kadar senedir. Öğrenir miyim önemsemeyi; )),
Anonymous said…
Yaşam dinamiklerimizin değişmesi zor elbette; imkânsız değil. Kendimizi önemsemek, çoğu zaman sonraya bırakılan bir düşünce ve o sonralarda kayboluyoruz. :)
maaya said…
Önemsemek, ben demek..Bakıyorum da ben hiç yapamamışım. ..

Popular posts from this blog

Yara