Üzülmüyorum artık,.Kırılmıyorum. Öfkem her zaman azdı, artık hiç kalmadı.Yıkılmıyorum. En önemlisi Şaşırmıyorum.
İhanet, yalan, vefasızlık, hoyratlık karşısında sadece ifadesiz duruyorum öylece. Yaptıklarımın altında farklı sebepler aradığında, konuşma gereği duymuyorum. Çıkar ilişkileri karşısında tepkisiz kalıyorum. Birini bulduğunda diğerinden kolayca vazgeçenlere alıştım artık. Sevgiyle koşup, kucaklayıp, koruyup kollayıp sonunda kötülükle yada saldırı ve kurguyla karşılaştığımda da şaşırmıyorum. Bir üstad "Sevgiyi bilmeyen yürek,sevgiyle karşılaştığında korkar. Çünkü bu duygunun onda karşılığı yoktur "demişti. Ne kadar acı. Siz sevmek,korumak, öğretmek, destek olmak için yola çıkarsınız, özellikle bu eylemi ücretsiz yaptığınızda bunun kıymeti bilinmez. Siz sevgiyle hareket ederken, birgün gelir yaptıklarınızın karşı tarafta nasıl algılandığına, kurgulandığına tanık olursunuz. Her defasında çekilmeye, mesafe koymaya çalışırısınız. Sonra kıyamazsınız. İşte hayatınızın hatası bu olur. Öyle suçlamalarla, kapı öyle bir kapanır ki yüzünüze pişman olursunuz bu kararınıza sahip çıkmadığınıza. Bazıları çocuklarını sevmenizden korkar. Kimi kendisini sevmenizden korkar. Aslında ilkinde tepki verilen o bağın kendisi tarafından çocukları ile kurulamamış olması olabilir. İkincide durum vahimdir. Sevginin kendisi korkutur ve uzaklaştırır.
Cehalet karşısında haykırmaktan vazgeçebilir miyiz? Saldırı karşısında ne yapmalı peki.Sevmekten ve karşılık beklemeden yardım edip destek olmaktan uzak mı durmalıyız? İyi ve hassas olmak kişinin ruhuna zarar verir mi? Kurgular ile dolu zihinlere nadıl yardımcı olunabilir ki? Peki ayna tutmak için gelmişsek dünyaya, bu görevimizi yerine getiremezsek başka ne yapabiliriz?
İnsan önce destek ister. Sonra bu destek onu sıkar. Özellikle bunu yardım gibi ve arkadaşça yaptıysanız  Sınırlar aşılır, kurgular gelir .Olmayan durumlar, aylarca kurgulanmış ve bir anda önünüze gelmiştir Bu durumda susmak en iyi davranış biçimi olur, buna izin verilmediğinde ise ipler kopar. Bazı insanlar sürekli haklıdır. Sizi dinlemez. Onun cevapları içindedir. Gerçekler onun doğrularına etki etmez. İnanmak istediğine inanır.Çünkü gerçeği görmek belki değişimine yol açacaktır. Yada bilinçaltında daha derin bir sebep vardır. Çocuklar konusu böyledir.
Ayna tutmak,sevmek ve iyide kalmak. İnsanların izin verdiği kadar.
Sonra six söz verirsiniz kendinize. Hiç kimse içim parmağımı oynatmam. Benim gibi pamukçuğu sertleştirdin ya insan. Ben daha ne diyeyim.
Sevgi ve çocuk eğitimi şakayı gelmez. Çocuklarınız, büyüdüklerinde kirlenen kıyafetlerini değil, yaptıkları boyaları, onlarla paylaşılan vakitleri, sevgiyi, sukuneti, onlara okunan kitapları, doğa gezilerini hatırlayacaklar. Yaptığınız yemekleri değil.
Teşekkürün yerini ihanet ve saldırının aldığı bu dünya bana göre değil.
"Ölene kadar sorumlusun gönül bağı kurduğun herşeyden "dedi tilki. Küçük Prens baş ucu kitabınız olsun. Psikolojik yardım almaktan çekinmeyin.
Sevgiyle

Comments

Popular posts from this blog

Yara