Kahve sever misiniz? 😊 Çaycı mısınız yoksa? Her ikisi birden? 
Öyle çay ve kahve. .Olmazsa olmazlarımız. Bayılırız. 
Bazen kek koyarız yanına, bazen kuruyemiş; bazen kurabiye, elma yada börek. Bazen sütlü içeriz bazen sütsüz. Bazılarımız her ikisini birden sever bazılarımız sadece birini .Bir bardakla yetinen olduğu gibi, günde 6 ,7 bardak içenlerde vardır. 
Tutkudur kahveyle çay. Karıştırıp içenlerde vardır belki. 
Sabah gözünü açıp içenlerden, yatarken içenlere; uykusu kaçsın diye içenlerden uykusu ayılsın diye içenlere geniş bir alandır bu iki içecek. 
Mis gibi kokar ev sabahları kahve pişmişse. Türk Kahvesi başka kokar, filtre başka. Çay ya o çay. Demlendikçe bir başka olur adeta. 
En büyük keyiflerden biridir onlara eşlik eden gazete, özellikle sabah. Akşamları kitap alır gazetenin yerini, gün içindeyse işimiz ne ise o....
Bazen arkadaş ve sırdaşta olur. Bu ikisi öyle iyi sır saklarlar ki kimse tutamaz onların yerini. 
Ama yan etkileri de vardır. Çarpıntı yaparlar bazen. Uykuyu kaçırırlar. Aç karnına çok içilirse mideye dokunabilirler. Kustururlar hatta. .
Ve selülit. Kadınlar için tam bir baş belası olan selülit. Evet. Onu da yaparlar. Özellikle kahve. 
Peki vazgeçer misiniz, selülit yapıyor diye kahve içmekten. Sanmıyorum. Azaltırsınız belki ama ya tamamen bırakmak. ,!
Alkol mü canım bu dediğinizi duyar gibiyim. Evet tamamen bırakmaya ne gerek var ki? !Öyle değil mi? 
AŞK işte bu  selülit yapıyor diye içmekten vazgeçilmeyen, vazgeçilmeyen kahve gibidir. Acıtır. Karasevdaya dönmüş, yerden yere vurmuş,kavuşulamamışsa vay yaşayanın haline. Yorar, yıpratır, konsantrasyonu bozar, iş performansını düşürür, sizi içi boş bir çuval gibi bırakır olduğunuz yerde. Yığılır kalırsınız öylece. 
Kavuşulamamuşsa bu kez akıl aşktadır hep, kafalar meşgul, aileyle kavgalar belki, ;bir ton iş. 
Bazen evli olur aşık olur yada olunan, EYVAH Kİ NE EYVAH. Nasıl iş açtın başımıza diye söylenen aile üyeleri,eli değnekli "ELALEM",vıdı dıdı  .Bitmez, aşkla mı bu kadar insanla mı uğraşacağını bilemeden kalbi elinde birey, güçlü değilse çok bedel öder, çok yara alır.
Bazılarımız korkar ve kaçar aşktan. Yorulmuşlardır. Ne aşkı ne de onun getireceği mutluluğu isterler. Üzüntüye de kapalıdır kapıları. Sadece sevişmek ve seks vardır hayatlarında. Yorgundurlar. Maceraya kapalıdır kapıları. 
Diğerleri, daha cesur olanlar; onlar herşeye rağmen devam ederler sevmeye. Bilmemektedirler başka dil. Anladıkları sevgidir. Onlar daha cesur olanlar açarlar kapılarını ardına kadar,alırlar sevdayı içlerine, en derinlerine. Kırılmış da olsalar korkmazlar yeni aşktan. Üzülselerde, üzülmüş de olsalar bir öncekinde; sevmekten alıkoyamazlar kendilerini. 
Onlar, aşka ve sevgiye kahve ve çay gibi bakarlar. Selülit yapacağını bile bile içmeye devam ederler. 
Sizler; bu yazıyı okuyan sizler. Sorun kendinize :
Kahveye rağmen selülite, selülite rağmen kahveye var mısınız? 😊 

Comments

Popular posts from this blog

Yara