SUSMAK..
Bir kadın susuyorsa, dönmüşse içine, bıçak açmıyorsa ağzını...Kırık döküktür. Sana,size,birlikteliğinize dair bir umudu kalmamış, yüreği parça parça olmuştur. Öyle çok yanıyordur ki canı, öyle çok kanıyordur ki yaraları, susuyordur; konuşarak daha da derinleştirmemek için onları. Bir harf dahi çıkamaz küçücük ağzından, haykırmak isterken bir harf bile işitilemez sessizliğinde. 
Aslında çok kırgınım, seni çok sevdim,hala seviyorum, özlüyorum, arzuluyorum, beni sevmedin mi..gibi cümlelerden bir yada birkaç tanesini söylemeyi çok istiyordur da,takati yoktur ki.Defalarca konuşmuş, anlatmış, bazı durumlarda kapı yüzüne öyle bir çarpılmıştır ki ağzı burnu kan içinde kalmış, yüzü gözü tanınmayacak hale gelmiş; bu durumdan kendini onarıp, sarıp sarmalayarak çıkmayı defalarca başarmış; ama bu başarı başarı gibi gelmemiş, yorgunluğunu almamıştır. 
Susar kadın.Yeni yaralar açmamak için,kalbindeki yara konuşmasına engel olduğu için,cümleler bittiği, harfler kaçtığı, kelimeler seyahate gittiği için susar. 
Canının yanmasına eşlik edecek bir dil yoktur çünkü. 
Kadının susmasına sebebiyet verecek başarıyı gösteren tüm erkek canlara gelsin

Comments

Popular posts from this blog

Yara